15 Mayıs 2011 Pazar

Sarılmak Ve Koku

Son ışıkta sönmüştü, dışarıdan gelen kısık ışıklar dışında odayı aydınlatan başka hiçbir şey yoktu.Karanlıktı, biraz loş.Bana döndü baktı, ona baktım.Bir süre öyle kaldık, bakıştık bir süre.Gözleri güzeldi ama benimkiler daha güzeldi onunkilerden.Olsun, gözlerine bakmak hoşuma gidiyordu ve bir de dudaklarına.Sonra oturduğumuz kanepede doğruldum o da doğruldu, yaklaştı, kolunu belime sardı, beni kendine doğru çekti, kollarıyla kavradı vücudumu ve sarıldık.Sıcaklığının samimi olduğunu bilmek bana güven veriyordu.Başımı omzuna yasladım,vücutlarımız bütünüyle birbirlerine değiyordu.Yüzümü haififçe kaldırdım omzundan,kirpiklerim yanağına değiyordu artık ve sonra burnuma onun kokusu doldu.Bunun daha sonra başıma bela olacağını anlamıştım o anda, çünkü içime işlemişti derinlere.Onun kokusu.Unutamayacağım tek şey sanırım, ben hiçbir şeyi unutmak istemiyorum. "Özür dilerim zorundaydım". Onunla geçirdiğim tek bir saniyenin bile değerini yitirmesini istemiyorum ama yalanlarına inanamam.Delirmiş olmam gerekir yalanlara inanırken, bu yüzden inanamam.Sarılışlarımız, öpüşmelerimiz, konuşmalarımız, hepsi birer hiçe dönüştüler şimdi, giderek anlamsızlaşıyorlar, anlamsızlaşırken de içimde bazı şeylerin ölmesine neden oluyorlar, onun ölmesine.Ama kokusu, kokusu gitmiyor, onu bile düşlemezken birden o kokuyor her taraf ve benim gözlerim doluyor, ağlamaya başlıyorum, beni yatıştıran tek şey yazı yazmak ve müzik dinlemek oluyor, şimdi olduğu gibi. Ama kokusu gitmiyor..
Hatırladıkça gözlerim dolacak sanırım ama geçecek, sanki ilk defa böyle oluyor.Bu sefer böyle olmamalıydı onunla farklı olmalıydı,o özel olmalıydı bütün sıradanlıklardan uzakta, çünkü gerçekten mutlu hissedebilmiştim uzun bir süreden sonra ve diyordum ki "her şey çok güzel".Uzun sürmedi, güzel olan hiçbir şey uzun sürmez zaten.Onun inatçılığı da bu işte, elinde olanı hemen alır.Umarım mutludur ben böyle hissettiğim için yukarıdaki.

Neden diye sormayı bıraktım çünkü duyabildiğim tek cümle "Bilmiyorum". Nedenimiz anlamlı mı düşünmek istemiyorum, saçma olan taraflarını bilmek istemiyorum.
Özlüyor muyum evet belki sarılmalarımızı çok özlüyorum,çok fazla az bu hissettiğimin yanında.Onun kokusunu özlüyorum.Çok fazla, katlanılmayacak kadar fazla ama yalanlara da inanamam.Sadece bu günlerde özlüyorum ve bitecek.İstemediğim halde unutacağım, zorundaydık ya hani..

Şu anda beni tek iyi hissettirebilecek şey o yalanlara inanmak, umurumda değil.Keşke daha sıkı sarılsaydım ona o "son"da.Son bir defa öpseydim ve son bir defa baksaydım yüzüne.
Son bir defa..
Garip değil mi? 


"Can I face the day when im tortured in my trust"
Sen sevmezsin bu parçayı biliyorum, umurumda değil, bana tek iyi gelen şey o.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder