Bütün okuduğum o hikayeler gerçek ve başkalarının da benim gibi hissetmesine yani yalnız olmadığıma seviniyorum,bilirsin insan bir gruba dahil olmak ister içten içe, bu davranışını ne kadar inkar da etse insanın yaradılışı budur.Ama ben dışarıdan bakıyorum o hikayelere,okurken içindeyim ve iyi hissediyorum ama kendi hayatıma döndüğümde,onlarınkilerden çıktığımda her şey yine aynı kalıyor ve ben çaresiz bekliyorum, ne yapacağımı bilmiyorum.Okuduğum hikayeler benim gerçekliğim değil çünkü.Belki de onları okumamam lazım, beni daha kötü hissettiriyorlar.Hava güneşli olunca sevinilmeli, yağmurlu olunca üzünülmeli kafasında biri değilim.Mutluluğu hissetmek sana kalmış bir şey, dış etkenlerden çok uzakta bir şey.Ama şu güzel havada öküz gibi mutlu olmak gerektiğini hissediyorum, bunu bilmek ve hissedememek üzücü değil ama garip bir his uyandırıyor.
Paranoyak düşüncelerim yine benimleler.Bugün hiç konuşmadık çok güzel değil mi?
Çok korkuyorum ve başıma geleceğini biliyorum bazı şeylerin.Bunu duyduğuna mutlu olsun evet başıma geleceğini biliyorum, aptal.Ne kadar sevsem de içimde eksik bir şey var, onun doldurması gereken.Çok fazla şey mi bekliyorum? Hayır.
Bence yine de bana nezaketen sorması gerekirdi aldırmadan önce bir şeyleri.Almam demem çünkü aramızda paranın lafı yok ama yine de sorması gerekirdi.O olsa aynısını yapardı, yapmıştı da.
Çok ince şeyler bunlar neden hala aklımda ki?
Neyi ne kadar umursayıp ne kadar umursamayacağıma karar veremiyorum.Bu aralar hiç yemek yemiyorum.2 kilo vermişim.En güzel tarafı da bu zaten.
Bana hala bir şey yazmamış olması çok güzel.Benden mi bekliyor anlamıyorum, bok gibi davranıyor o yüzden üstüne düşmicem benimle kalsın diye.Eğer istemezse istemez, ben zaten artık hissizim, eğer benden koparsa, şu halimden daha derin şeyler hissedeceğimi de sanmıyorum.Bu o kadar acılı ki hissizlik diyorum buna.Acı, bir yerden sonra uyuşturur ya hani,öyle.Doruk noktalarında olduğum için uyuşmanın,daha fazlası olmadığı için, korkmuyorum sanırım o anı kopuş anını yaşamaktan.Sadece ağlamaktan korkuyorum ve durmadan başımın ağrımasından.
Aslında bilmiyorsun ki ben ne kadar çok korkuyorum.Zaten bir şeyleri inkar ettiğimde bil ki sakladığım işler var.
Ve aslında bok gibi de davranmıyor, güzel şeyler de oluyor ama ben şu sıralar sadece eksileri görüyorum.O soktu ki bu ruh haline beni, bende baştan meyilliydim, kolay oltaya geldim.
İlk başlarda çok güzeldi ama çabuk boka sarmaya başladı.Her şey düzelecek, biliyorum.
Neden ben sıradan olamadım ki, bak yine söylüyorum bu sıradan olmamak lafını güzel birşeymişcesine söylemiyorum.Berbat bir şey bu.
Bundan kurtulmak benim elimde mi? Yoksa birisini mi beklemem gerek? Ne yapmam lazım, ağlamak işe yaramıyor artık rahatlatmıyor bile, insanlarla konuşmak daha da büyütüyor olayları, alkol zaten her şeyi daha da boklaştırıyor ne zaman ona koşsam,kullandığım ilaçlarda bir boka yaramamış şu halime bakarsak.
İstemiyorum.Sonsuz bir şey lazım ama ne, sonsuz bir şey sadece.
Ama ne?ne?ne?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder