21 Mayıs 2015 Perşembe

Asıl ben o kadar çok bilmiyormuşum ki.
Merak etmediğinden değilmiş sormamaları.
Benimle konuşmaya vakit ayırması bile güzel bir şeymiş dün.

Hemen kesin yargılara varabiliyorum, hemen kesin duyguların içine girebiliyorum.
Bunu nasıl yapabiliyorum? Neden yaptığımı biliyorum ama nasıl yapabiliyorum, hayret ediyorum içinde bulunduğum mekanizmaya.

Bundan bir 4 saat kadar önce onunlaydım.
O yanımdayken hissediyorum, hissettiğimi hissediyorum.
O kadar masum şeyler istiyorum ki aslında, büyük şeyler de değiller üstelik.
Küçücük minicik ama benim dünyamı doldurabilecek güçte olan şeyler.
Onunla devamlı konuşmak istiyorum.
Ama nedense onunla konuşurken diken üstünde gibi de hissediyorum. O kadar kırılgan bir şey gibi ki, sanki ona dediğim en küçük bir söz bile onu benden çok uzaklara götürecekmiş gibi.
Korktuğumdan oluyor bütün bunlar biliyorum.
Her neyse.
Onu seviyorum. 
Cümlelerim neden mühürlü?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder