Ne de olsa benim için fazladan bir saat daha kalmıştı. "Yirmi dakika daha kalırım." demesine rağmen. Benimle vakit geçirmekten hoşlanmasa yirmi dakika deyip bir saat kalır mıydı? Ben onunla vakit geçirmeyi sevmesem "On beş dakika." deyip iki saat o soğukta onunla kalır mıydım? Bu biriyle vakit geçirmeyi sevmekten mi kaynaklanıyor yoksa sadece vakit geçirmeyi sevmekten mi? Vaktini yalnız da geçirebilirsin eğer birlikte olduğun kişi senin zamanını kirletiyorsa.
Aklımda çok fazla soruyla birdenbire bıraktı beni. Daha doğrusu, beni birdenbire bıraktı ve aklımda birçok soru oluştu. Bende o kısa zamanda bunları düşünemedim, ona soramadım. Sorsam da cevaplayamazdı zaten. Belki de cevaplamayı umursamazdı, cevaplamazdı.
Bir insan diğerini sevmeden ya da hoşlanmadan ya da ona karşı en ufak bir şey hissetmeden onu nasıl öper? Ona nasıl dokunur? Onunla nasıl tek vücut olur? Onun zamanını nasıl kirletir üstelik karşısındaki kirlendiğini bile bilmeden? Bu kendine fayda çıkartarak karşındakini aldatmak olmaz mı?
"Herkesi aldatmayı iş edinmiş bile olsak kendimizi aldatmamak gerekmez mi?" [Bilge Karasu - Gece]
Bence evet, kendimizi aldatmamak gerekir. Ama o, aldatılıp aldatılmamayı umursamıyor. Kendi tarafından aldatılmayı umursamıyor en azından. Bir başkası onu başka türlü, başka bir çeşit aldatsa o, alınır. Hayatını bu aldatılmışlığa göre çizer. Hayatını, kararlarını, ilişkilerini, umursamazlığını...
18.20
15.03.2014
Keşke kafamda kurduğum gibi olsaydın, keşke kafamda kurduğum gibi olsaydı ilişkimiz.
Seninle o gitmek istediğim bara gidip, o gecenin sabahına kavuşmasını izleyebilseydik.
Benim tek hatam, seni kendi hayallerime alet etmekti.
Daha çok yazmak istiyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder