6 Aralık 2011 Salı

Bir anda bir his saplandı ve "yazmalıyım" dedim.
Ancak böyle susturabilirim o hissi,bir süreliğine.
Bazen sanki karşımdaymış gibi konuşuyorum ve fark ettiğim zamanlarda bazen bunu durdurmak istemiyorum.
Öyle iğrenç hissediyorum ki şu anda
Lütfen bir şey olsun demekten başka çarem yok
Lütfen güzel bir şey olsun
Umut etmekten başka yapacak başka bir şey mi var?

Öyle hayaller kuruyorum ki
Kendimle ve hayali senle evcilik oynuyorum
Sanki karşımdasın ve hayatımın en güzel anlarını yaşıyorum
İçimde buruk bir his olsa bile kendimi inandırıyorum orada olduğuna
Benimle konuştuğuna, beni güldürdüğüne
Beynimin bana yarım yamalak oynadığı bir oyun bu
Bu kadar garip olmamalı
Ne yapmalıyım?
Sadece bunu bilsem yeter
Seni kazanmak için ne yapmalıyım?Bunu bilsem yeter aslında.
Biliyorsun.

Konuşmak istediğim bir kaç bir şey var ama ben neyinim ki seni karşıma alıp ciddi bir şekilde konuşacağım?
Bazen çok düşünüyorum
Ama korktuğum için hepsi
Neden korkuyorsam
Ah her neyse.

Ona söylemek istediklerimi seninle paylaşacağım okuyucu, onun dışında her kimsen bunları bilmen çok da bir şey değiştirmeyecek,

Konuşmayı onun başlatması lazım ki sanırım bu onun için mucizevi bir şey olur.
Hah benim için de öyle.
-Bana kimseye bağlanamayacağını söyledin.Bu kadar ucuz yalanlar söyleyebilecek biri olduğunu düşünmemiştim.
Düşündüğün her şeyi açıkça söyleyebilirdin.Bunların kimseye bağlanamayacak olmak değil kimseye bağlanmak istememen olduğunu biliyorum.
Böyle değilse o zaman çok daha saçma oluyor söylediklerin,şu bağlanamama konusuna en son yaşadığın ilişki üzerinden vardın, herkeste böyle olacak değil.O seni kendine bağlayamamış olabilir.Diğerlerinde de böyle olacak değil.
Şu anda bunları düşünüyor olmam bile komik .Bağlanamamak ya da bağlanmak nedir ya?
İlişkinin başından bu nasıl belli olabilir?
Bir insana baktığın anda onu ne kadar seveceğini nasıl bilebilirsin?
Denemeden bağlanamayacağını nereden bilebilirsin ki?
İşte buradan belli senin bağlanamamaktan çok bağlanmak istemediğin.
Ve istediğin her şeyin bende olduğunu da biliyorsun,farkındasın çünkü kendin de söyledin.
Müzik zevkimizin aynı olduğunu dediğini hatırlıyorum, bir kaç bir şey daha saydın bulanık bulanık hatırlıyorum.
Benim gibi hiç kız olmadığını söyledin.
Hepsi neydi biliyor musun, bana verdiğin bir teselli ödülüydü.
O anda inandım çünkü söylediklerini düşünecek halde değildim ama şimdi söylemiş olduğun hiçbir şeye inanmıyorum.

Bir de okuyucu şöyle bir şey oldu, ben bir nedenden dolayı "beni tanımıyorsun ki" dedim
O da, "nasıl seni tanımıyorum,yazın kaça kadar konuştuk?sabahlara kadar konuştuk seni tanıyorum" dedi.
"O ritimleri söyleyip şarkıyı bulmalar falan" dedi. Bu sırada kafalarımız baya taşak olduğu için cümleleri de yarım yarım kurabiliyorduk.
-evet nasıl da symphony of destruction'ı bilemedim
-Ama sonradan konser girişi olduğunu söyleyince..
-Evet sonradan bildim
-Gülüşmeler-
Yazın konuştuklarımızı detayına kadar hatırlaması güzel bir şey.
Belki de ben olduğum için değil de hafızası iyi olduğu için hatırlıyordur, ne de olsa çocuk "iyi" değil mi?
Hemde her konuda iyi,ağzına sıçtığım.

Arkamdan gelip beni öptü mesela,hoştu.

Onunla çok güzel şeyler yaşabiliriz,ona hayalini kurduğu ve hiç yaşamamış olduğu şeyleri yaşatabilirim.
Hiç hissetmemiş olduğu şeyleri hissettirebilirim.
Bunlar cinsellik değil okuyucu gerçekten ona bir kızla hayalini kurabiliceği her şey yaşatabilirim.
Farkında olduğunu sanıyorum.
Bu yüzden neden diye sorma gereği duyuyorum okuyucu.
Çok saçma değil mi?
Sonradan başkalarının numaralarını da aldı.
Okuyucu benim hakkımda kötü düşünme,farkındayım her şeyin.
Bazen kendimi kandırmak en iyisi.
Bazen bazı şeylere inanmayı bırakmamak gerekiyor.
Dream until your dreams come true meselesi.

Buraya yakında bir zamanlarda çok güzel şeyler yazmaya başlıyorum okuyucu.
Hayallerimin gerçekleştiğini sana anlatıyorum burada.

Aklına giriyorum çocuk bunu böyle bil ve benim oluyorsun.
Eğer arkandan baktığımı biliyorsan,beni düşünmüş olman gerek.

Bağlanmak bağlanmamak, cidden çok saçma.
O anda kafam ayık olsaydı hepsini söyleyebilirdim.
Antremanlarım var dedi lan çocuk, bu nasıl bir bahane olabilir?
Çocuk yani.
Bildiğin 5 yaşında.
Bende bunu söyledim ona,çocuğa sen 0-6 yaşsın dedim.
Face palm.
Neyse o benden çok daha fazla saçmaladı.
Bunu söylediğimi hatırlayıp hatırlamadığını bilmiyorum.
Benim hatırlamadığım ama onun hatırladığı şeyleri merak ediyorum.Acaba ben neler dedim, neler yaptım.
Ah saçmaladığım şeyler oldu hatırlıyorum.
Neyse olabilir.
Ama eğlendik şimdi kabul,yazdıklarımdan bunları alkollüyken yaşamış olduğumu anlamışsındır okuyucum.
Alkollüyken de eğlenilmiyorsa zaten dünyanın en sıkıcı insanısındır.
Keşke sadece eğlenilse tabii.
Eskiden sarhoşken her şeyin çok daha güzel ve rahat olduğunu düşünürdüm ama şimdi bir kaç yıl aradan sonra diyorum ki her şey ayıkken çok daha güzel.Her şeyi düşünerek yapıyorsun ve en önemlisi istediğin şeyleri yapabiliyorsun ve onları daha sonra hatırlayabiliyorsun.
Aslında çok güzel başladı okuyucu.Sonradan ben öptüm onu.
Ben öptüm lan.
Her şeyi karşı taraftan bekleyen kızın alkolle işbirliği.
İyi işti güzel kızım,aferin sana.Şimdi gidip bütün zamanını bununla doldurabilirsin.

Onunla güzel şeyler yaşayacağız bunu sende biliyorsun.
Ben sadece bekleyeceğim ama bir yandan da ona hissettireceğim.
Zaten konuştuğumuzda istemsiz göz kaçırmalarımdan ve çaktırmadan bakmaya çalıştığım ama hep yakaladığı bakışlarımdan anlayacaktır.
Okuyucu çok mu havim bu durum?
Neyse ya, yazdım ama yine bu saçma ruh hali içindeyim.
Dinlediğim şarkı çok güzel, oceans of time.
Bilmeni istedim okuyucu.
Her kimsen beni anladığını düşünüyorum ve seni gerçekten seviyorum.

1 yorum:

  1. Bunları iyi ki yazmışım yoksa o geceye dair hiçbir konuşmayı hatırlamıyordum.
    Oceans of time'ı bu aralar neden dinlemeye başladığım belli oldu. İçimde o varken dinlediğim parçalardanmış. Hislerle ve şarkılar, birbirlerinden ayrılmıyorlar.

    YanıtlaSil