Bambaşka bir şey.
Ufkumu açan, beni düşünmeye sürükleyen bir şey.
Hala bir şeylerin olması gerek. Sabırsızlığa yenik düşüyoruz.
Fırtına çıksın ama kapılar çarpıyor.
Mumlar sönerse biterim.
Karanlıkta ne yapacağımızı şaşırıyoruz.
Üşüyorlar.
O ısıtırdı, o ise ısıtmak için bile çok bencildi.
Hiçbir zaman kaybolmayacak bir şeyi bile paylaşmaktan acizdi.
Ne kadar üzücü, hiçbir zaman sevmeyi bilmeyecek böylesine bencil biri.
Karşısına çıkanlar ne fark ettirir ki o böyle kaldıkça.
Üstelik sevdiğini de iddia ediyor, hiç farkına bile varmamış gerçeklerin.
Kabul etmeyi bile seçmemiş çünkü bunun bir seçenek olduğunu bilmeyecek kadar karanlık onun etrafı.
Onun mumları sönmüş.
Bitmiş.
Fırtınada kalmış.
Kapıları çarpıyor ama sağır.
Dünya duymayanların, görmeyenlerin, hissetmeyi seçmeyenlerin dünyası.
İşte bu yüzden hep mutlu o.
Soruların cevapları olmasa ne yazar, amaç yolda kalmak değil mi?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder