26 Ağustos 2011 Cuma

En azından bu gece yanıma gel.
Rüyalarım bile mutlu edebiliyor böylece beni.
Ulaşılamayan her zaman çekicidir ama yakınında olanı görmezden gelemezsin bir şekilde sana ulaşmayı bilir.
Onun kokusunu bile hatırlamıyorum,biliyor musun?Onunla konuşmayı özledim.
Gel ve beni anla çocuk.

Seni tanımak istiyorum,bana her şeyini anlatmanı istiyorum,seninle konuşmayı,beni sevmeni istiyorum,bana dertlerini anlatmanı istiyorum,seninle her şeyimi paylaşmak istiyorum,seni iyileştirmek istiyorum,seninle sarhoş olmak istiyorum,gülüşünü izlemek,sana bakmak,seninle gülmek hatta seninle üzülmek istiyorum,senin varlığını bilmek istiyorum.Gülüşünü,bakışını,dokunuşunu,her mimiğini ezberlemek istiyorum,seni bilmek istiyorum çocuk,seninle hayal kurmak istiyorum,beni tanımanı istiyorum,beni önemsediğini hissetmek,sana sarılmak istiyorum,seninle uyumak,sana dokunmak istiyorum,aklıma her gelişinde gülümsemek istiyorum,beni tanımanı,beni bilmeni,her anımda olmanı istiyorum,seninle şarkı söylemeyi istiyorum,seni görmek istiyorum,sana aşık olmak istiyorum
Ve yapacak hiçbir şeyim de yok üstelik.Engeller var,sen gelirsen korkmuyorum ama sen olmadan başlayamam.Neredesin çocuk?İlk defa bu kadar yoğun istiyorum gelmeni çünkü geç değil ve eğer gelirsen korkmuyorum.Neredesin?Beynimi tırmalamıyor,kötü hissetmiyorum da sanırım seni yoksayarak bunları da atlattım bilmeden.Gelmen gerek yoksa başka kaptıracağım çok şey olacak.Biliyorum hepsini,her şeyi.Emin değilim ama gelmen gerek.Sen bilmiyorsun ne kadar istediğimi,ne zamandan beri aklımda olduğunu.Bilmiyorum bana bunları yazdırtacak kadar yoğun hissettirmiyorsun ama sadece gelmen gerek.Gelmesen de buradayım ben çünkü alışıldı artık.Sana anlatacak yığınla şey var.Bilmen gerek hepsini.
Sadece karanlık olduğu zaman benimle ol ve gündüze çıktığımızda birbirimizi tanımayalım.
Ama sadece gelmen gerek,bakman gerek ve hissetmen gerek.
Gel lütfen,benden korkmadan hislerinden kaçmadan beni hatırla.Gelemeden bilemezsin ne hissettiğimi,beni hatırla ve gel.Umurunda olmasın benim ne söyleyebileceğim.Sen demiştin "gurur olmaz" diye.Gel ve seni hissedebileyim.Bayağıdır hissizim ve seni hissetmek istiyorum,gelmen gerek çocuk.


22 Ağustos 2011 Pazartesi

It was all i want and here comes the pain.
Merhaba, ben gidip saklanacağım.
İsteklerimden kurtulmak istiyorum,amaçlarımdan değil sadece anlık ve yakın zamana ait isteklerimden.
Bana hayal kırıklıkları getirdikleri için değil, kesin olamadıkları için istemiyorum.
Kontrolümde olsaydı farklı olurdu.
Ulaşılamayanlar ve kolay olanlar var.
Ulaşılamayanlarsa çok uzaktalar.
Sabah olurken,gözlerini açarken beyninde iğrenç düşüncelerle uyanırsın ya bazen,tüm günün o iğrençlikle devam eder.Bu sabah belki öyle kalktım.
Belki,bilmiyorum.Bunlar beni etkilemiyorda olabilir,net göremiyorum artık.
O yüzden etrafımda ne insan istiyorum ne de isteklerimin olmasını.
Ya da bu kadar sapkın olmamayı istiyorum,kontrolümde olsaydı taklit yapmak zorunda olmazdım.
İstiyorum istiyorum, isteklerime ters düşenler.
Net değil,düşüncelerimi de yazamıyorum.
Hepsinin ne yüzünden olduğunu da biliyorum.
İçimde yaşadığım gel gitlerin sonlanmasını yaşamak istemiyorum artık.
Her gün farklı kişilikte uyanmak kadar berbat bir şey yok,günün sonunda kendini çözmüş oluyorsun ama sonra başka bir gün başlıyor.Uyumak istememem bundanmış belki.
Belki benim karakterim böyledir "karaktersizlik".

İçimde yaşadığım gel gitlerin sonlanmasını yaşamak istemiyorum artık.
Her gün farklı kişilikte uyanmak kadar berbat bir şey yok, günün sonunda kendini çözmüş oluyorsun ama sonra başka bir gün başlıyor.Uyumak istememem bundandır belki, bir de bitmek bilmeyen kabuslardan.

Elinde tuttuklarının yaptığı yanlışlarla kaybolmasını önleyemeyecek kadar şaşkınmış meğer.

18 Ağustos 2011 Perşembe

Sadece o,başkası değil.
Dün gece ona seslendim ve o da yanıma geldi.
Bana sarıldı ve gülümsedi.
Yanımızda bir kaç insan vardı,oturuyorlardı ama kim olduklarını hatırlamıyorum.Umurumuzda değildi zaten kim oldukları.Sadece onun varlığını hatırlıyorum.
Gülümsüyordu.
Mutluydum her şey bulanık da olsa.
Ona dokunuyordum.
Onun kokusu,teni,gözleri,bakışı.
Aklımda.
Rüyalarıma giriyorsun ve gülüşün de adın kadar temizdi.
Lütfen bu gecede beni duy ve bana sarıl.

17 Ağustos 2011 Çarşamba

Ve ona her gece sesleniyorum, "Artık korkacak hiçbir şeyim yok, gel."
Beni duyduğunu umuyorum ve beni silmediğini umuyorum.

3 Ağustos 2011 Çarşamba

Ve O'na dedim ki "Artık korkacak hiçbir şeyim yok"
Sonra yavaş yavaş uykuya daldık ikimizde.
İtiraf edemesek de bazı şeyler gerçek.
Şu anda beynim biraz uyuşuk, düşüncelerimi toparlamam gerek.
Buruk bir tat bırakmış beynimde.Göz yaşlarıma uzanacak cesareti bulamamış kendinde benim aksime.Oysa ki ben hatırlamak için içmiştim, hatırlamak için dinlediklerimizi tekrardan dinlemiştim, konuştuklarımızı tekrardan konuşmuştum,oturduğumuz yerlere bakmıştım acıttığını bile bile.
Oysa onca zaman yanındayken, o cesaret edemeyip göz yaşlarımı silememişti yüzümden.O kadar zor olan neydi? Ben hep oradaydım, elini yanaklarıma değdirseydi kızmazdım ki ona,mutlu bile olurdum,gülümserdim.Bunu bilirdi belki de ama benim suratıma bile bakmadı o,acaba tepkimden mi korkuyordu?Hayır sanmıyorum..Çünkü ben bilirdim ki eğer o isteseydi gelip bana ulaşırdı ve ben hep orada olurdum.Ona bakıp hayaller kurardım.
Göz yaşlarının hiçbir şeyin yoğunluğunu ifade etmediğinin farkında olsaydı eğer belki gelirdi beni mutlu etmek için.Kendi düşüncelerinden sıyrılır,maskelerini bırakır ve üzerine yapışmış insanları,lekelerini çıkarıp bana gelirdi belki.
Yalanlar vardı, hem de inandığım yalanlar.
Bana "Bu son gün." deselerdi eğer o kadar kısa tutmazdım 'an'lamızı.Aslında birileri gizliden gizliye söylüyordu bana "son" olduğunu ama ben anlamamakta diretiyordum her seferinde.Her seferinde arkasına gizlenecek bir şeyler buluyordum.Ben hep saklanıyordum ve başarıyordum.Çokta değişen bir şey olacağını sanmıyorum eğer anlamamışlığımı yedirtmeseydim kendime.Son dediler ve filmimiz beklenmeyen bir üzgün replikle yarım kaldı..

Damarıma hiçbir leke akıtmadım ondan sonra,boğazlarım biraz yanmış olabilir ama asidi tatmadım.Hiç kimseyi unutmak için içmedim zamanı deldiğimde,ayık kafaylaydım yokluktayken.Hatırlamak için içtim ben ve gözlerimi doldurmayı bile başaramadım.
Ama itiraf edemesem de bazı şeyler gerçek.Boğazıma düğümlenen bir kaç söz ya da artık damlamayan yaşlarım kanıtları belki de bu gerçekliğinde boğulduğum sahteliğin.
Düşüncelerimi biraz toparlamam gerek.
Her ne kadar etkilenmiyorum desem de kendi kendime,içimin karanlık tarafında olan biri "inanmadıklarım"ın yalan olduğunu çok iyi biliyor ve ağır ağır sızdırıyor bu bunaltıyı hücremden hücreme.Kanser gibi yayıldığı zaman,tüm vücudumu sardığı zamanda teslim oluyorum kabullenemediğim gerçeğe.

Düşüncelerimi toparlamam gerek yoksa boş bakacağım.Gecede ay da yok, bense hep ona "iyi geceler" diyerek uykuya dalarım.Şimdi yalnız uyuyacağım sanırım,neyse ben bir şekilde çaresini bakarım yalnızlığımı kapatmak için kullanacağım suni araçların.
Düşüncelerim bulanıyor,toparlamam gerek.
İyi geceler..

1 Ağustos 2011 Pazartesi

Ölünceye kadar yaşayamamışsam eğer sonrasında pek de zorluk çekmeyeceğim demek.