Birbiriyle yarışanlardan çok daha büyük fırsatlar geçti önüme, ben kendimi yine sakladım, bütün hepsini geri çevirdim.Bazı karşı koyamadıklarım oldu ama onları ne kadar çok elimde tutmak istediysem o kadar çabuk kaçtılar.
Ve ben her hatamdan sonra dedim ki "Bir daha asla böyle bir şey yapmayacağım".
Bu cümleyi aynı hatayı art arda fazlaca yaptıktan sonra hala söylüyorum.Bir daha öyle bir şey yapmayacağım.
Her ne kadar pişman değilim desem de, kendime çok da hissettirmediğim - kabullenmek istemediğim - içimdeki kırılganlık hep pişmanlık duydu.Hep "Böyle olmasaydı her şey çok daha yolunda olurdu" dedi.
Bazen, yanılgıya düştüğü anlarda da, "Böyle olmasaydı her şey çok daha güzel olabilirdi." dedi.
İkisinin de benim için pek bir farkı olmadı, ikisi de sakladığım yüzümün donuklaşmasına sebep oldular.
Bir süre daha böyle hissedeceğim ama sonra geçecek.
Hala eskilerin kalıntılarını taşıyorum ve buna ne kadar şaşsam da hala hayatımdan keşkeleri atamadığım gerçeğini bana hissettiren istemsiz anları yaşıyorum.
Beynimi kontrolsüz bıraktığım bir anda giriveriyorlar içeri.
Peki ya şu anki hislerim geçmiştekiler gibi bir damla olsa bile kalırlarsa.
Onları istemiyorum.
Bir şekilde kötü hissettirmek istediğini biliyorum ya da umursanmıyorum bile.
Karşı koyamadığım fırsatlar geçti elime.Ben ya yarısından döndüm işin ya da yüzüme gözüme bulaştırdım.
Onun yüzüne bakınca hissettiğim, duygularıma yapışmış olan hissin nedeni ile pişmanlığımın nedeni aynı.
Evet belki de bu iğrenç hissi zorla üzerime "sürdürtmeseydim" şu anda olduğum yerden çok daha mutlu olacaktım.
Mutlu olmak, o da kafamda hala çözemediğim bir kavram.
Ben hep geriden izledim adımlarını, elimde değerlendirebilecek çok büyük bir şey olsa bile ben hep geçmiştekileri irdeledim.
Kahretsin ki şu anda yaza dönmeyi çok isterdim.Ne yapacağımı çok iyi bilirdim.
Bense o altın zamanlarda sadece köşeme çekildim ve geçmişi düşündüm
Onlar beni görmedikçe ben karşılarına çıkmadım.
Ve ne zaman istedilerse o zaman gördüler beni, benimse o zamanlar sadece egoma kattığım bir zevkti onlarla konuşmak.Sonradan yapacak hatalarım olduğunu ve böyle hissedeceğimi içten içe hep hissetmiş olsam bile.
Ne de olsa romantik kızımız melankoliye aşık.
O zamanlar korkmasaydım şu anda çok daha iyi hissedebilirdim.
Ya da çok daha kötü hissedebilirdim çünkü beni üzmüş olurlardı.
Bilirsin, "If my heart was still alive I know it would surely break"
Kötü hissetme ihtimalim olması şu andakileri hafifletiyor.
Sadece suratına bakınca her şeyi görüyorum.
Şu anda da yaptığım şey aynen böyle.
Yıllardan beri düşündüğüm gerçek oluyor ve ben sadece geçmişteki bir öpücük için yaşayabileceğim anları birer birer yok ediyorum.
Ama etkisinden çıkmak zor.
İçmek istiyorum.Sarhoş olmak istiyorum.
Ağlamak istiyorum, uzun zamandır kendim için duygularımı ifade etmişliğim yok.
Ben hala saklanıyorum, gözlerimi kaçırıyorum insanlardan.
Ben sadece kaçıyorum.
kendi kendimi böyle hissettirmen en kötüsü
şu anda bir sigara istiyorum ama yanımda yok
keşke zamanı geri döndürebilsem
ya da fikirleri değiştirmek kolay olsa
ya da ben sadece şu andan memnun olsam
her neyse
yapılacak bir şey her zamanki gibi kalmamış
o yüzden sızlanmak gereksiz
sızlanmayı kesebiliyor olsam da duyguları sadece saklayabiliyorum
ben yarın yine sahte suratımı giydireceğim yüzüme
ve hiçbir şey hissetmiyormuş ve sanki hiçbir şey olmamış gibi davranacağım
ve "bu konuyu kapandı sanacaklar"